Göztepe
Genel Kurula Doğru
9 Ocak 2005
0

Başlığı okuyanlar bilhassa da şu anki yönetime yakın insanlar gene mi genel kurul diyecekler biliyorum evet yine genel kurul ama artık olağanüstüsü değil olağanı. Evet yıl sonu yoğunluğu nedeniyle ara vermek zorunda kaldığım haftalık yazılarımı bu hafta, yaklaşan genel kurulla ilgili görüşlerimi ve kendimce yaptığım tespitlerimi sizlere aktararak devam ettirmek istiyorum.

İstesek te istemesek te olağan genel kurulumuz gün be gün yaklaşmakta ve bu genel kurulumuz ile ilgili olarak çalışmalar yapmanın zamanı yavaş yavaş gelmek te. Son dönemde, siyasilerin deyimiyle mekik diplomasisi yapmaya çalışan bir birey olarak anladım ki bugün ki ortam ve şartlar da belli kesimleri bir araya getirmek ve tam bir birliktelik ile camiamızda başarıya giden bir güç birliği oluşturmak ne yazık ki imkansız ve ben bu birlikteliği sağlamaya çalışmaktan vazgeçtim belki ileride bir sonraki kuşak yöneticilerde böyle bir birliktelik sağlanır ama bugün ki kuşakta bu imkansız çünkü zamanında haklı veya haksız olarak birbirlerinin canlarını çok yakmışlar ve aralarında ki köprüler çoktan yıkılmış bu nedenle camia birlikteliği lafı Göztepe camiası için çok gerilerde kalmış.

Bugün gerek Göztepelist te gerekse de kendi aramızdaki sohbetlerde ve değerlendirmelerde her zaman olaya futbol ile başlayıp ve futbolda bulunan büyük borç nedeniyle de umutsuzluğa kapılıp bir beyaz atlı prens arıyoruz veya onun hayallerini kuruyoruz. Son yirmi yıllık süreçte Göztepe bu prensini hep aradı kimi zaman bulduğunu zannetti kimi zaman da yeni asır ile buldu. Buldu diyorum çünkü her ne kadar şu anki içinden çıkılmaz halin sorumlusu yeni asır olsa da bu konumuna çokta isteyerek gelmedi belki de eti bank olayı patlamasa da hiç bu duruma gelmeyecekti.

Göztepe yeni asır olmasa da mevcut yönetim yapısı ile de bugünkü durumundan çokta farklı bir yerde olmayacaktı. Şu anda şöyle bir baktığınızda kulübün içine biraz girdiğiniz de böylesine anlamsız bir şekilde yönetilen bir kulübün nasıl 80 yıl yaşadığına inanamıyorsunuz çünkü dağ olsa dayanmaz bu sistemsizliğe bu yönetimsizliğe yanlış anlaşılmasın lafım kesinlikle sadece Sn. İskender Tuğsuz a değil onun en son halkası olduğu ve yıllardır süre gelen bu anlamsız ve amaçsız yönetim sistemine.

Peki iyi hoş acımasızca yıllarca bu kulübe hizmet etmiş insanları eleştiriyorsun da çözüm ne eleştirmek kolay ne yapılacağını söyle diyenler var şu an duyuyorum ve naçizane önerimi şu anda genel kurula hazırlanan herkese sadece bir öneri olarak aktarmak istiyorum ve belki de şaşıracaksınız ama bu öneri konusunda da en çok güvendiğim insanların başında Sn. İskender Tuğsuz geliyor çünkü onun dışındakilerin en azından şu ana kadar ismi geçenlerin böyle bir sistemi asla kurmayacağına inanıyorum. Eğer kendisi de son dönemde dediği gibi ben çok acemiydim ve çok hatalar yaptım bundan sonra her şey çok daha iyi olacak söyleminde samimiyse bu naçizane önerime kulak verir.

İlk başta bir durum tespiti yaparsak şu anda futbol gerçek anlamda bitmiş durumda çünkü her ne kadar YTL ye geçiş ile sıfırlarını biraz kaybetse de değerini kaybetmeyecek ölçüde borç stoğu var Bu nedenle yapılması gereken ilk iş futbolu kalkındırmak değil Göztepe spor kulübünün prestijini düzeltmek bu da ancak amatör branşlarla mümkün yapılan salon ve şu anda bütün imkansızlıklara rağmen bulundukları liglerde çırpınan takımları ile önemli ölçüde büyük gelecek vaat ediyorlar. Bu takımları başarıya ulaştırmak Göztepe Spor Kulübünün şu anda yok olmaya yüz tutan prestijini ve kimliğini geri kazandıracaktır.

Peki bu nasıl olacak şu anda genel kurula hazırlık yapan insanlar kuracakları yönetimler ile ilgili çalışırken seçecekleri insanlar kadar kendi yönetim yapılarını da değerlendirmek zorundadırlar yani bu kulübü yıllardır esir alan tek adam sisteminden kurtaracak çağdaş bir yönetim anlayışı ile yönetecek kadroları bir araya getirmek zorundadırlar bunun içinde daha önce de defalarca söylediğim gibi kuracakları yönetimleri ortadan ikiye bölerek yarısını kendilerine maddi desteği sağlayabilecek varlıklı insanlardan seçerken diğer yarısını profesyonel yönetim anlayışına sahip kulübün en büyük sorunu olan sistemsizliği ortadan kaldıracak eğitimli ve bir sonraki adımda görevlerini profesyonel yöneticilere bırakabilecek insanlardan kurmalıdırlar. Seçildikten sonra da başkan gene isterse ayrı bir statü de olan futbol ile ilgilenmeli, ama derneği hak ettiği sistemi kuracak insanlara görev olarak vermelidir. Bu insanlar da ilk başta derneğin mali idari organizasyonu olmak üzere sistemlerini kurmalı veya mevcut sistemi işler duruma getirmelidirler. Bu ana yapıyı kurduktan sonra Göztepe’nin kurumsal kimliğini yüceltecek ve yıllardır eksikliğini hissettiği projelere girişmeli gerek amatör branşlara kaynak yaratacak gerekse de bundan elli yıl sonra bile kulübe gelir getirecek sistemleri kurmalıdırlar. Bunlar nedir örneğin son dönemde Göztepelist’in talip olmasından sonra biranda değerlenen ve altyapı ile yönetimin arasını açan Spor okulları hem Göztepe ye değer katacak hem gelir yaratacak hem de şu an gurur duyduğumuz gençlerimize yenilerini katacak hem etinden hem sütünden hem derisinden yararlanılacak çok önemli bir projedir. Salonumuzun da teslim edilmesinden sonra salon sporları için çok önemli avantaj sağlanacaktır. Bu salonun doğru işletilmesi hem amatör branşlara gelir sağlayacağı gibi hem de Göztepe camiasına önemli bir hareket getirecektir. Belki de güzel yalı da sözde büyük maçlarında çıkan yaygaranın eskisi gibi tepki alacağı bir gençlik yaratacaktır. Ve bu doğru ve şeffaf çalışan kulüp yapısı da bir çok küskünü geri getirecek ve belki de yok olmaya yüz tutan tenis gibi yelken gibi önemli şubelerimizi yeniden aktif hale getirecek Göztepe yi kendi halinde yapısından kurtarıp bir çok kesimin boş zamanlarını geçireceği gerçek bir spor kulübü haline getirecektir. Belki de bu doğru ve şeffaf çalışan kulüp yapısı böyle bir kulüp bulamadıkları nedeniyle kendi kulüplerini kurmaya kalkışan arkas gibi tuborg gibi şehrimizin sanayicilerini Göztepe’ye yöneltecek ve amatör branşlarda büyük başarılar kazanmamıza sebep olacak sponsorlar bulunacaktır. Bu arada futbol şu ana kadar hep zarar getiren AŞ sistemi nedeniyle ayrı bir yapısı olmasından dolayı kulübe zarar veremeyecek en azından zararı kendine bir şekilde yoluna devam edecektir. Belki de kulüp istenildiği düzeye geldiğinde yakalanan bu hava ile oda kendini toparlayacak ve güzel günler yaşayacak yaşatacaktır.

Uzun lafın kısası Göztepenin kurtuluşu futboldan değil ilk önce sistemsel şekilde yönetilen bir spor kulübü olabilmekten geçmektedir. Ve Sn. İskender Tuğsuz veya bir başkası bunu görüp yapabildiklerinde bir Adnan Süvari gibi bu kulübün tarihinde silinemez bir yere kavuşacak ve yüzlerce sene sonra bile anıldığında insanlar tarafından takdirle karşılanacaktır.

Umarım bu genel kurul sadece bir genel kurul değil Göztepe’nin makus talihini çeviren bir kırılma noktası olur.

Her şey Tek Büyük Göztepe İçin

Özkan Cengiz.

0

About author

Related items

/ You may check this items as well

Transfer Döneminde ne Yaparsak Şampiyon Oluruz?

Başlığı okuyanlar bilhassa da şu anki yöneti...

Devamını Oku..

Ruhunda Hissedenler

Başlığı okuyanlar bilhassa da şu anki yöneti...

Devamını Oku..

Yapısal Reform

Başlığı okuyanlar bilhassa da şu anki yöneti...

Devamını Oku..

There are 0 comments