Gerçekten tarihimizin en geniş katılımlı kongresini yaşadık. Kongre izdiham ve kapıdaki prosedürler nedeni ile ancak 19:30 gibi başlayabildi ve yaklaşık on dakika sonra da teknik anlamda sona erdi. Kapıdaki kontrol nedeniyle henüz oy kullanma hakkımı kazanamadığım için haklı olarak kongre salonuna giremedim bu nedenle de bundan sonrasını içerde olanlardan dinlediğim kadarıyla anlatacağım.
Divan başkanlığına Platform Sn. Mustafa Cücen’i Yönetim ise Sn. Ahmet Sarışın’ı aday gösterdi. Açık oylama yapıldı ve oylama el kaldırarak yapılmasına rağmen çok kısa sürede Sn. Sarışının kazandığı açıklandı. Ancak Sn. Ahmet Sarışın’ın ben böyle bir görevi ancak oybirliği ile yapabilirim bu şekilde bir oylama ile yapamam diyerek divan başkanlığından çekilmesi ile divan seçimi tekrarlandı Yönetim bu sefer Sn. Kenan Bilgiç’i aday gösterdi ve aynı şekilde seçildi bunun üzerine Platform üyeleri yapılan oylamanın usule aykırı olduğunu ve sağlıklı sayılmadığını ayrıca hazirun listelerinde aidatını ödemiş ve oy kullanma hakkı olan üyelerin yer almadığını gerekçe göstererek Genel kuruldan çekildiğini açıkladı ve ayağa kalkarak salonu terk etmeye kalktı. Bu aşamada kapı çıkışında küçük de olsa bir arbede yaşandı. Salonda kalan üyeler Sn. Tuğsuzun konuşmasından sonra Sn.Tuğsuzu ibra edip yeni listesi ile yeniden başkan seçtiler. Salonu terk eden Platform üyeleri ise bir süre kapıda bekledikten sonra Gürsel Aksel Stadına geçti. Kısa bir görüşmeden sonra daha sonra buluşmak üzere dağıldılar.
Gerçekten kimsenin beklemediği bir şekilde gerçekleşti kongremiz kişisel görüşümü sorarsanız sebep ne olursa olsun sahadan çekilmek büyük hataydı. Sonuç gene aynı olsa bile son dakikaya kadar genel kurulda kalınmalı ve mücadele edilmeliydi. Platform burada kendisinden beklenilmeyen bir şekilde kongreden çekilerek en yapmaması gerekeni yaptı. Bundan sonra ne yaparlar veya nasıl yaparlar bilemiyorum ama önce AŞ yi sonra derneği Sn.Tuğsuza kaptırarak ciddi güven kaybına uğradılar ve hazırlıklarda çok da başarılı olmadıkları izlenimini yarattılar.
Sn. Tuğsuza dönersek kendisini tebrik etmek lazım öyle yada böyle her iki genel kuruldan da başarıyla çıktı. Genel Kurullardaki başarısını futbol takımımıza yansıtabilseydi belki de şu anda süper ligde olurduk. Kendisi öyle ya da böyle kulübümüzün iki sene daha başkanı umarım birinci dönemden gerekli dersleri çıkarmıştır. Ve bundan sonra hem kulübümüz hem camiamız için iyi bir başkan olur. Kendisine ilk önerim şeffaf olması ve önce geçen dönemdeki nakit hareketlerini açıklaması ve sonrada herkese açık şeffaf bir yönetim sistemi yaratması başarılı olmanın yeniden camianın güvenini kazanmanın ilk şartı bu yoksa ben seçildim ben yönetirim anlayışına girerse sonuçta gene yapayalnız kalır.
Ve son söz camiamıza genel kurul salonunun önünde gürsel aksel de ağlayan salona girmek için kıvranan dışarı çıkan platform üyelerine nereye gidiyorsunuz diye ağlayan gözlerle bakan eşsiz taraftarlarımıza; zaman dağılmamak, zaman bıkmamak, zaman birlik olmak zamanı lütfen hiç biriniz kulübümüzü terk etmeyin bugün bir kez daha gördük ki bu kulübün sahibi ne platform ne Tuğsuz yönetimi ne de başkası bu kulübün sahibi bizleriz. Her zaman her ortamda kulübümüze sahip çıkmaya kulübümüzü temsil etmeye devam edeceğiz eskisinden daha kuvvetli olmak eskisinden daha birlik olmak yeni yönetimi eskisinden daha da sıkı kontrol etmek hepimizin boynunun borcu lütfen ama lütfen kulübümüze üye olun lütfen ama lütfen göztepeliste üye olun tartışın konuşun hiçbir şey yapmazsanız yazılanları okuyun ama kulübünüzden uzaklaşmayın çünkü efsane ne bugün ne yarın asla bitmeyecek bizler varolduğumuz sürece varolmaya nesilden nesile aktarılmaya devam edecek.
Alayına İsyan İnadına Göztepe
0
There are 0 comments